Rize’nin İkizdere ilçesine bağlı Yağcılar köyünde hayvancılıkla geçimini sağlayan Atilla ve Havva Bilgin çiftinin 3 çocuğundan en küçüğü olan Hamdu Sena, ağabeyi Ali Rahman Bilgin’in 2017’de çekerek sosyal medyada paylaştığı fotoğrafıyla tanındı.
Hayvanlarını otlattığı sırada doğum yapan keçiyi sırtındaki çantada, yavrusunu ise “Tomi” adlı köpeğinin sırtına bağladığı okul çantasında karla kaplı dik yolda yürüyerek barınağa götüren Hamdu Sena, hayvan sevgisiyle herkese örnek oldu.
İkizdere Fazliye Hüseyin Turanlı Çok Programlı Anadolu Lisesi 12. sınıfta eğitim gören 18 yaşındaki Hamdu Sena, hafta sonları ve ara tatilde erkenden kalkarak yaklaşık 150 hayvanın bakımında ailesine yardım ediyor.
Bu yıl üniversite sınavına girecek Hamdu Sena, keçi ve koyunları otlatmak için ailesiyle karla kaplı ormana götürüyor.
“Pamuk” ve “Ayu” adlı köpeklerini de bir an olsun yanından ayırmayan Hamdu Sena, karları küreyerek altındaki otları küçükbaş hayvanlara yediriyor.
Hayvan sevgisi gün geçtikçe artan Hamdu Sena, oğlak ve kuzularla özel ilgileniyor.
Hamdu Sena Bilgin, AA muhabirine, sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarıyla “Rizeli Heidi” olarak tanındığını söyledi.
Küçüklüğünden beri hayvanlara düşkün olduğunu, ilkokul yıllarında veteriner olmak istediğini dile getiren Bilgin, zamanla fikrinin değiştiğini ve ziraat mühendisi olmayı hedeflediğini, bu hayalini gerçekleştirmek için derslerine çalıştığını anlattı.
Bilgin, yaşam tarzının kendisini çok mutlu ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Doğa aşığıyım, çiftçiyim. En önemlisi çoban ve öğrenciyim. Şartlara göre neler yapabileceğimi bilmiyorum ama büyük hedeflerim var. Öncelikle okuyup ziraat mühendisi olmayı düşünüyorum. Ziraat mühendisi olduktan sonra da başarabilirsem Tarım Bakanı olmak, ülkeme tarım alanında yenilikler getirmek istiyorum.”
Hayvanlarla ilgilenmenin kendisi için bir yaşam biçimi olduğunu belirten Hamdu Sena Bilgin, “Hafta sonları, yaz tatillerinde hayvanlarla birlikteyim. Çobanlığı seviyorum. Genç nesillere çobanlığı sevdirmeye çalışıyorum. Gerek sosyal medya hesabından olsun, gerekse yaptıklarımla.” ifadesini kullandı.
Genç kız, hayvanlarla ilgilenmek için sabah saat 6’da kalktığını kaydederek, kahvaltısını yaptıktan sonra ailesine hayvanların bakımında yardım ettiğini aktardı.
Hiçbir zaman yorulmadığını ifade eden Bilgin, şunları kaydetti:
“İşini severek yapan insan yorulmaz. Tabii çobanlık zor bir meslek ama işin sonunda gelip hayvan seni sevdiği zaman o yorgunluk seni huzura götürüyor. Yorgunluk sende huzura dönüşüyor. Hayvanları sevdiğim zaman yorulduğumu anlamıyorum. 70 küçükbaş hayvanımız var. 80-90 da ineğimiz var. Her gün yaklaşık 150 hayvanla vakit geçiriyorum.”
Bilgin, bölgede geçen hafta kar yağışının etkili olduğunu, kar yağarken hayvanları ahırda yedirdiklerini belirterek, “Sonra gelip ormandaki karı kürek ile açıyorum. Karın altlarında keçiler yeşillik bulunca yiyor. Hayvanların içinde olmak beni mutlu ediyor.” dedi.